Müzisyen 7 Yıldır Doğada Yaşıyor

Elazığlı genç 30 yıl müzisyenlik yaptıktan sonra adeta inzivaya çekilircesine doğada yaşamaya başladı.

Elazığlı genç 30 yıl müzisyenlik yaptıktan sonra adeta inzivaya çekilircesine doğada yaşamaya başladı.

Savaş Bal Müzisyen olarak çalıştığı yıllarda birçok etkinlikte başrol oynadı. Gençleri tiyatro ve müzik ile buluşturmak adına yapılan faaliyetlerde bulundu.

Doğada yaşamını sürdüren Savaş Bal Kanal Fırat’ta Pazar günleri yayınlanan Şah İsmail yollarda programının konuğu oldu.



Bal Müzisyenlik yaptığı yıllarda Elazığ’da gençlere yönelik projelerde yer aldığını ifade edere, “ Abi ben müzisyenim. 30 yıl müzisyenlik yaptım. Sen biliyorsun zaten. Türkiye’nin çeşitli yerlerinde genelde tatil yörelerinde müzisyen olarak çalıştım. Hem piyanistim hem ses sanatçısıyım. Bir dönem Elazığ’a geldim. Elazığ müzik ve sanat derneğini(EMSAT), Orada bir dönem sokak çocuklarını veya hani işi olmayan suça meyli yakın olan çocukları, bir proje ile sanata, sanatla ilgilenmelerini sağlamak için, sanata çekmek için bir projem vardı. SODES projem vardı. Müzik dersi verecektim. Tabi o dönem SODES projesini hayata geçiremedik. FETÖ tarafında değildik diye bizim projelerimiz kabul olmadı o zaman. O zaman genelde hep o tür kişilerin projeleri kabul görüyordu, güzel de bir projeydi. Olmayınca bende tiyatro olarak düşündüm. Bir tiyatro ekibi kurdum. İllere turnelere çıktık. O çocukları turnelere çıkardım. Güzel, tiyatroyla ilgilenen güzel hakikaten bütün meylini sanata veren çocuklar yetişmeye başladı. Bir festival yapalım dedik. Bir şanstı Nejat Uygur ismi çocukları tarafından bize verildi. Bizde 3 yıla yakın bu tiyatro festivalini yaptık. 7 bölgeden Türkiye’nin 7 bölgesinden gelen tiyatro ekipleri burada Nejat Uygur sanat ödüllerini alabilmek için burada yarıştılar. Devlet tiyatrolar genel müdürü jüri üyeleri gönderdi. Güzel bir etkinlikti. Tabi bu hep kalabalık insanların içerisinde dura dura dediğim gibi yani insanlar kendi sorumluluğunu bilmediği için ben çoğu kişilere de bu konuda yardımcı olmaya çalıştım. Bir bakıyorum bir rızık bir ele verilen rızık senin kazandığın rızık sadece senin boğazından geçmez senin çocukların, eşin hepsini düşünmen lazım. Bunu düşünen insanlar yoktu ben nefret ettim bu tür şeylerden. Hani diyorum ya ben doğaya çıkmam tamamen bir tercih meselesi sevdiğim için doğada yaşamaya başladım.” Diye konuştu.

YAŞADIĞIM GÜRÜLTÜLÜ ORTAMIN DA ETKİSİ OLDU
Doğa tutkunu Savaş Bal yaşadığı kalabalık ve gürültü ortamların da etkisiyle hep aklında olan doğada yaşamı seçtiğini belirterek, “ Ben sıkılıyordum zaten yavaş yavaş. Ne yapabilirim nasıl böyle bir hayat yaşayabilirim yani sessiz insanların az olduğu gürültünün az olduğu doğada bir yaşam isteğim zaten vardı. Önceden de vardı sadece bir anda olan şey değil. Bu yılların vermiş olduğu gürültü, yorgunluk hep beni bu doğada yaşama bir şekilde itiyordu beni. Böyle bir arayış başlayınca bende, Burada ata topraklarımız, dededen kalma yerlerimiz var geldim buraya bura dağ başıydı. Burada hiçbir şey yoktu. Aldım elime keseri abi etrafta ne bulduysam odun parçası, sırık parçası ne bileyim işte sac. Bir kalacak yer yaptım kendime. Bir de kümes yapayım dedim hani birkaç tane tavuğum olsun. En azından hem doğal beslenmiş oluruz hem de onun yumurtalarını satarak buradaki hayatımı devam ettiririm diye bir müddet öyle yaptım. 1000 tane tavuğum oldu, Sonra iki tane keçi alayımda sütünü sağıp içeyim doğal yetiştireyim dedim bir baktım 400 tane keçi oldu. Hani 2 tane 5 tane olsun 5 tane doğurdu 10 tane oldu seneye 20 tane bir baktım 400 tane keçi var burada. 3 senede onunla uğraştım o şekilde. Yani toplam 4 yıl hayvancılık yaptım burada baktım zor oluyor keçileri sattım tavukları azalttım yetecek kadar bıraktım yaşamımı sürdürüyorum.” Dedi.

7 YILDA 5 GECE ELAZIĞ’DA KALDIM

Savaş Bal doğada yaşadığı 7 yıllık bir süre zarfında Elazığ’da 4 ve ya 5 gece kaldığını ifade ederek,” 7 yıl içerisinde ben Elazığ’a yatı için 2 gün torunum oldu gittim Geçenlerde iki günde annem bir operasyon geçirdi o yüzden gittim. Yani 7 yıl içerisinde toplasan 4 veya 5 gece mecburiyetten Elazığ’da merkezde kaldım onun haricinde devamlı buradayım yaz kış. Bazen hani bazı ihtiyaçlarımı almak için ayda bir veya 10 günde 15 günde bir merkeze iniyorsam oda bir an önce buraya gelmek için çabalıyorum. Her işimi bitiriyorum bir an evvel dönmeye çalışıyorum. Şehirde Sıkılıyorum zaten. Bir an önce yapmak istediğim o eksiklerimi tamamlayıp bir an önce buraya dönmeye çalışıyorum.
Abi buraya geldiğim zaman rahatlıyorum tamam diyorum ben evime geldim. Tek yaşıyorum, zor değil, yani bilen için zor değil. Hani ben bu 7 yıl içerisinde zaten burada bazı etütler yaptım kendime.
Yani doğada nasıl yaşanır nelere ihtiyacım var ne yapsam nasıl olur sağlığını nasıl koruyabilirsin gıdanı nasıl alabilirsin. Ben bunları 7 yıl içerisinde hepsini tek tek not ettim. Nasıl yaşanması gerektiğini öğrendim. Yani ben bugün bir ağaçla rahatlıkla konuşabiliyorum. Diyorum ya ben burada yaşadıklarımı burada anlatsam hakikaten anlatsam bana derler ki kafayı sıyırmış o yüzden anlatmıyorum güzellikleri ben içimde yaşıyorum zaten. Hayvanlarla konuşuyorum. Benim youtube kanalım var gerek yaşamımdan gerek se gezdiğim yerlerden çekimler yaparak yayınlıyorum. Tarihi yerleri gezince hem memleketimi tanıtmış oluyorum. Hem bilinmeyen yerlere gidiyorum zaten merakım var o tür şeylere, Burada yaşayışımdan kesitler çekiyorum yemek yapıyorum yemeklerimi çekiyorum. Takipçilerimle paylaşıyorum. Oldukça da takipçim var birçok yerden arayanlar olduk yeni dostluklar kurdum.” Dedi.

PARAM YOK

Doğa tutkunu Bal parasının olmadığını her şeyini doğadan karşıladığını belirterek, “ Param yok. Paramın olmasını da istemiyorum. Ben 30 yıl çalıştım. Belli şeylerim var benim Elazığ’da iki tane evim var ama gidip kalmıyorum. Yani dayalı döşeli evim var ama gidip kalmıyorum. Para dediğin zaman diyorum ya ben zaten insanların kendilerine verdiği zarar diyorum ya ailesine verdiği zarar zaten hep para için. Bunu biraz daha aştığımız zaman düşünün yani ben çevremde bakıyorum kardeş kardeşle konuşmuyor. Baba oğula küs. Akrabalar, akrabalık yok. Dostluk yok, arkadaşlık yok. Ben senin yüzüne çok güzel konuşuyorum ama ortaya para girdiği zaman ben bütün kan bağı olan kişiler dahil bütün herkesi silebilirim. İnsanoğlu silebiliyor. Yani para kazanma hırsı, güç hırsı o bugün güç hırsı hakikaten yani şimdi para mı güç mü dediğimiz zaman biz bunu dün de buradan misafirlerim vardı böyle bir tartışmasını yaptık. Para mı güç mü. Aslında güç. İnsan güçlü olmak için para kazanmak ister. Para kazanmak için hırs yapar. Hırs yaptığı için eşini dostunu kardeşini. Kardeş ya insan bir kardeş kardeşe küs olur mu. Benim şimdi ya benim olmasın benim kardeşimin olsun ya vallahi olsun yani ben isterim kardeş ya kardeş. Ben bu yüzden parayı sildim İsmail abi. Ben parayı sildim abi. Para kazanmak için şunu alıp şuraya koymayacağım abi. Ben sadece burada ticaret de yapmayacağım. Öyle bir karar aldım. Yani burada bir şey kazanmayacağım abi. Ne yapacağım abi ben parayla işim olmaz. Para kazanmak için insanları kırmıyorum en azından. Param yok diye üzülmüyorum da. Niye ben kazanamadım niye çok param yok. Hiç umurumda, para dediğin zaman hiç umurumda değil. Hiçbir şey. Ha sen geçimini nasıl sağlıyorsun dediğin zaman.
Bütün teknolojiyi kullanıyorum her şeyim var. Güneş, elektrik olmasa bile güneş enerji sistemim var. Ayriyeten sıcak suyum için güneş enerjim var. 2 kilometre öteden ben buraya şebeke suyu çektirdim. Aynı şekilde elektrik çektirdim buraya. Tabi bu şeyin dönmesi lazım bu tür şeylerin. Tamam gıda olarak burada bazı şeyleri mesela ben kışlık yiyeceğimi yazdan hazırlıyorum. Bütün kurutmalıklarımı yaş sebzelerimi dipfrize atıyorum. Yani bir kış yiyeceğim şeyi. Sadece ekmek olarak. Bazen ekmeği de ben kendim yapıyorum. Ben burada baklava açıyorum. Ben burada gömbe yapıyorum ben burada bumbar yapıyorum. Her şeyi burada yapıyorum. Para olarak da dediğim gibi benim burada fazla bir masrafım yok. Yani çay içmiyorum kahveye para vermiyorum, eğlenceye para vermiyorum, lokantaya para vermiyorum, doğalgaza para vermiyorum. Ağacımı burada kesiyorum yakıyorum. Ha olan küçük bir kısım. Benim iki tane oğlum var. İkisi de çok şükür çalışıyorlar. Onlarda zaten baba sen istediğin gibi orada devam et diyorlar. Yaşamım şimdilik böyle sürüyor.” Diye konuştu.